Uzak doğunun inanç ve kültür dünyasında tapınakların önemli bir yeri olduğuna bu coğrafyaya yaptığım seyahatlerde tanık oldum. Gerek Hong Kong’a ve gerekse Çin’e yaptığım seyahatlerde bu tapınakları gezme ve görme fırsatım oldu. Bu ziyaretlerim ile ilgili blogumun geçmiş sayfalarında görsellerle desteklenmiş ayrıntılı satırlar vardır.
Bu defaki Şangay gezimizde de evimize yürüme mesafesindeki bir tapınağı ziyaret ettik. Jade Buddha Tapınağı adını taşıyan bu tapınak Jiangning Rd ile Anyuan Rd’un kesiştiği köşede Şangay’ın ünlü Budist tapınaklarından biri sayılıyor ve adını da tapınakta saklanan iki değerli, yeşim taşından oyulmuş buda heykelinden alıyor.
Bu tapınağın geçmişi 1882 yılına kadar uzanıyor. O tarihlerde Çin’e bir keşiş tarafından getirilen yeşim taşından oyulmuş son derece kıymetli iki buda heykelini barındırmak için Şangay’da Jiangwan bölgesinde bir tapınak inşa ediliyor ve bu tapınak Jade Buddha tapınağının doğuşu sayılıyor.
Ancak bu ilk tapınak Çin’deki savaş ve iç karışıklıklar sonunda hasar görüyor ve 1918 yılında yine bir keşiş önderliğinde şu anki yani benim ziyaretimi gerçekleştirdiğim yerde 10 yıllık bir çalışma sonucu 1928 yılında tamamlanıyor.
Bu yeni tapınak geleneksel Song hanedanlığı mimari tarzına göre inşa edilmiş. Birbiri ile bağlantılı avlular ve salonlardan oluşuyor. Ana yapı bünyesinde Devaraja Salonu, Büyük Şanlık Salon ve tapınağa adını veren eşsiz iki yeşim buda heykelinin bulunduğu Jade Buddha salonu bulunmaktadır.
Tapınakta birçok buda heykeli bulunmakla birlikte iki yeşim buda heykeli adeta tapınağın kalbi niteliğindedir. Bunlar saf beyaz yeşim taşından oyulmuş Oturan Buda heykeli (Yaklaşık 2 metre yüksekliğinde ve 3 ton ağırlığında) ve Yatan Buda heykelidir (1 metre yüksekliğinde ve yatma pozisyonunda). Bu heykeller yalnız dini açıdan değil, aynı zamanda sanatsal ve kültürel açıdan da paha biçilmez eserler olarak kabul edilir. Bu özellikleri ile de günümüzde hem aktif bir Budist manastırı hem de Şangay’ın cazip ve popüler turistik merkezidir.
Ziyaretçiler olarak bizler de burada hem dini bir atmosferi deneyimledik hem de büyüleyici mimarisi ile tapınağı ve içindeki ünlü yeşim buda heykellerini görme fırsatını yakaladık.