Kitaplardan öğrendiklerimizle ya da bizzat pratik yaparak kendimizi çocuk büyütme konusunda yavaş yavaş tecrübeli gibi görmeye başlamıştık. Ayrıca tek çocuk olarak büyümenin Dinçer’e de haksızlık olacağını düşünüyorduk. Sonra bir kardeşin mevcudiyeti paylaşma ve dayanışma duygularının kazanılmasında da yararlı olabilirdi.
Bütün bunların sonunda Kahramanmaraş’ta üçüncü yılımızı çalışıyorken, yani 1984 yılının sonlarına doğru Dinçer’i ağabey konumuna yükseltecek zaman yaklaşıyordu. İkinci deneyim olduğu için biraz daha sakindik. 30 Aralık gününün akşamı biraz da önceden yaşananların verdiği tecrübe ile artık gitme zamanının geldiğini düşünerek hastaneye gittik. Tesadüf bu ya bu defa Tekirdağ’da yaşadığımız şanssızlığı yaşamadık. Hem sürekli kontrolleri yapan doktor, hem de bir öğretmen arkadaşımızın ablası olan hemşire de hastanedeydi. Bu durum da bizi çok rahatlattı.
Tabi gelecek kardeşin huyunu suyunu bilmiyorduk. O da ağabeyi gibi ise hiç acele etmeye gerek yoktu. Biraz gecikse 1985 in ilk çocuğu olarak kayıtlara geçebilirdi. Medyada hep böyle haberlere rastlamışızdır. Bizim ki de galiba öyle olacaktı. Fakat durum tam tersi oldu. Beyefendi ağabeyinin tam aksine acelesi varmış gibi bir an önce gelmek isteğinde 1984 yılının Aralık ayının 31. gününe gireli henüz birkaç saat olmuştu. Yani 1985 yılının ilk çocuğu olamadı ama 1984 ün son çocukları arasına girmiş oldu. Eve geldiğimizde artık 4 kişilik bir aile haline gelmiştik.
Tekirdağda yaşadığımız şanssızlığı yaşamamamız tesadüf değildi
hayatım.Sanırım sen unuttun ama ben bazı şeyleri senden daha çok unutuyor olsamda doğumlarımı unutamam.
Maraşta Gençere hamile kalınca öğretmen arkadaşımın eşi Zeki beyin hastası olarak düzenli kontrollere gidip doğumu da onun yaptırması konusunda anlaşmıştık.
Ayrıca bu yetmezmiş gibi yine bir arkadaşımın ablası olan ve maraş hastanesinin emekli ebesiylede konuşmuş ve kendisinden doğuma girmesi konusunda söz almıştık.
Bütün bu ön hazırlıktan sonra doğum günü gelip çatınca hastane personeli ,emekli ebe ve Maraşın en ünlü kadın doğumcusu Zeki beyle birlikte bir tören havasında doğmuştu Gençer.
Ve abisinde tecrübesizlik sonucu çektiğimiz sıkıntılardan aldığımız dersle ikinci doğumda daha rahattık…