Gittikçe daralan bir yoldasın
Ve etrafındaki duvar
olabildiğince yüksek
ve anlamaktasın ki çıkış yok
Ve sanki gök kubbe
taşınmaz bir yüke dönüşmüş
omuzların da öylesine çökmüş
düşünüyorsun ve bilmektesin ki
çıkış yok
bir el uzanmasını düşlemektesin
dostça uzanan bir el
ve bir omuz,
bir göğüs aramaktasın
başını yaslayabileceğin
ve hissetmektesin
umut yok
ve taşımaktasın
on altıncı yüzyılın kafasını
ve yaşamaktasın
yirmini yüzyılın sıkıntısını
ve artık kabullenmelisin ki
çözüm yok